greece - iskeçe
10 Ağustos 2012 Cuma akşamı.. Esnler otogarından İskçe'ye 37,50 Türk Lirası ücretli otobüs bileti alıyoruz. Yunanistan kapı komşumuz ama gitmek, görmek bu yaşımıza denk geldi. Alpar firması balkanlara daha çok çalışıyor. Fiyatları metroya göre daha ehven. Aracımız 21:00 'de hareket ediyor. Saat 01:00 gibi İpsala gümrüğündeyiz, işlemler bittiğinde saat 02:50.. 15 TL çıkış harcını biz öderken çiftte vatandaş statüsünde olan Yunan vatandaşları ödemiyor. Canım Türkiyem deyip yola devamla arada minibüs gibi yolcu indire indire İskeçe'ye (Xanth) 06:00' da vardık. Otobüs İskeçe'nin tam göbeğinde bizi bıraktı kalacağımız dernek binası da 50m ilerde merkezi konumda. Ortalık henüz aydınlanmamış dernek binası önündeyim..
11.08.2012 cumartesi..sabah 11:00' e kadar uyumuşum. Dernek tersaından ceddenin fotoğrafını alıyorum. Caddeden geçen kadınlara bakarak Yunan ve Türk ayrımını yapmak kıyafetlerden mümkün.
Şehri turlamaya çıkıyoruz. Yakınlarda iki camai var. Yolda bir binanın sıva işini yapan birine camiyi soralım dedik , adam Kars terekeme yerel ağzı ile cevap verdi. Hemde hiç aksansız.. sanki Kars'tan dün gelmiş.. Adı Pavlov .. sorunca anlatıyor.. 1826'lı yıllarda Batıda Yunan bağımsızlık hareketleri başladığı dönemde büyük dedeleri Kars'tan Gürcistan'a göçmüşler Pavlov 3.kuşak olarak hiç Kars'ı görmeden Gürcistan'da doğmuş büyümüş. Yunancayı 20 sene önce geldiği Yunanistan'da öğrenmiş . Ailesini geride bırakmış. 90 sene bir süre evde Tükçe'yi muhafaza etmişler. Ama kendi çocuklarının konuşamadığını da ekliyor. Pavlov kendini pontus rumu olarak tanımlıyor. Terekeme ağzı ile konuşan Pavlov'la birkaç fotoğraf karesi alıyoruz.
Pavlov usta ile..
Derneğe yakın iki camiyi ziyaret ettik ilkinde vakit erken olduğundan avluda kimse yoktu.
İkinci camii "Çınar".. bahçesinde 5-10 cemaat var. Güzel,temiz bakımlı bir camii.. cemaatle tokalaşıyoruz, bize hoşgeldin diyorlar..
İskeçe'de ve diğer gezdiğimiz Gümilcine, Selanik ve Atina'da apartmanlar hep geniş, büyük balkonlu ve güneşlik için çadır branda ile donatılmış. Bizdeki fransız balkonlu yapılara rastlamadım.
Kasapta et fiyatları ..parça et 8.70 euro ..bize göre daha uygun fiyatlı .
.
İskeçe kent merkezi meydanı ..saat kulesi var.
İskeçe'nin daha yüksek, tepeye doğru olam semti Türk mahallesi. sessiz, sakin ve de sokakları çok temiz..etrafta atık, çöp, poşet yok, sokakta kimseler yok, kapı önüne çıkan tek tük yaşlı insan çoğu aile fertlerinin Türkiye'de yerleştiğini söylüyor. Evler geneli tek katlı. Arada gördüğümüz iki katlı ev yeni yapılmış , modern.. yunanlı komşıların olduğunu öğreniyoruz. Yunanistan' da gördüğüm şirin Türk mahallesi burası, sevdim.
İskeçe'yi tepeden gören Türk mahallesinden merkeze doğru inen dar sokakta "Ahiriyan Mahallesi Camii" ..küçücük avluda oynayan çocuklar.. camiinin arka avlusunda dar bir mekanda eski mezar taşları ve otları temizleyen "Hayrettin"..
Akşam üzeri oldu..güneş çekildi..fotoğrafların parlaklığı azaldı..Merkeze inen dar sokak..kalın gövdeli çınarı nasılda muhafaza etmişler..
"Embargo" yazılı kafe..oturanlar serinlesin diye ince bir boru ile soğuk buhar püskürtüyorlar.. karşıda bankta oturup etrafa bakarken, yol yürümenin yorgunluğunu atmaya çalışıyoruz.
İskeçe'den ayrılmadan önce son çektiğim görüntüler.. pembe top çiçekli bir yol kenarı süs çiçeği.. ve kaldığımız köşebaşı ev, Uhuvvet.org bürosu..
Hocam ne güzel geziyorsun.Artık video kayıt olayına
YanıtlaSilgirmeliyiz.
teşekkürler cem ..video da çektim.. nasıl yayınlanır bu blogda bilmiyorum.
Sil