hama - humus - halep 2006


















Suriye Gezimizin
üçüncü günü Şam'da(Dımeşk) kalmakta olduğumuz otel SAFİR Al-Sayedah Zeinab'den erken kalkıp Humus'a gitmek üzere ayrılıyoruz. Şam-Halep karayolu üzerinde Humus ve Hama'yı gündüz gözüyle görerek Halep'e geçeceğiz. Şam -Halep arası yaklaşık 350km. Humus'a 150 km. düzgün bir karayolundan sonra varıyoruz.
Humus'a sabahın erken saatlerinde vardık. Rehberimiz görüllecek yer olarak Halid Bin Velid türbesini ve camisini göreceğimizi söylüyor. Akşam olmadan sınıra ulaşmak istediğimizden fazla oyalanmayacağız..


























































Halid Bin Velid Hz.Peygamberin sahabi komutanlarından.. Kureyşin,  ordu komutanlığı yapan ünlü bir ailesine mensup..İslamı kabülünden sonra da islam ordusunun komutanlığına getiriliyor..Suriye topraklarının fethini sağlayan..Halid Bin Velid camii büyükçe bir parkın ortasında..Sabah erken olduğundan ortalıkta tek tük insanlar var..  
























Camii girişinin sağ tarafında en son 2. Abdülhamit'in yaptırdığı Halid Bin Velid türbesi bulunmakta. Suriye'de Osmanlı izleri çok yaygın. Şam'daki Hamidiye çarşısı da 2.Abdülhamit tarafından yaptırılmış, Süleymaniye külliyesi Mimar Sinan eseri..vb..

Cami ziyaretinde çıktığımızda cadde kenarında işe gitmek için vasıta bekleyen ahaliyi görüyoruz. Biz yola devam.. Hama'ya 50km. sonra varıyoruz. Hama Asi nehri üzerinde kurulmuş şirin bir kent. Hama, 1982 yılında, Saddam dönemi muhalefetinin en önemli grubu olan müslüman kardeşler üyelerinin güçlü olduğu bir şehir olarak katliama uğradığı basında yer almıştı. O dönem olaylarını soracak durumda değiliz.. Şam'da olduğu gibi Hama ve diğer Suriye şehirlerinde binaların dış cepheleri açık renk kesme taştan yapılmış. Sıva üzerine boyalı bina pek nadir. Yüksek katlı bina da..













































Rehberimiz bizi süratle Asi nehri üzerinde kurulu bulunan 17 adet su değirmenini en iyi görebileceğimiz yere götürüyor. Zamanında şehrin su ihtiyacı Asi nehri üzerine kurulu bu değirmenlerden şebekeye aktarılan su ile karşılanıyormuş. şimdi sadece turistik amaçlı olarak dönmekte olan su değirmenini seyredip   vay be diyorum..  Su dolabı da denen bu devasa çark 25m. yüksekliğinde.. Akan nehir suyu çarkı döndürdükçe yukardan bağlı kaplardan suyu kanala aktarmış oluyor. tabii bu işler olurken kağnı tekerinden çıkan sese benzer cayırtı sesleri çıkıyor. Bu ses böyle bir tabiatın ortasında insana ilginç geliyor..nedense doğal bir ses gibi algıladım..görmek ve dinlemek lazım..anlatmakla olmuyor..










































Hama'dan çabuk ayrılıyoruz. Halep'i gezmek için zaman kalması lazım. Yaklaşık 150 km. sonra Halep'e geliyoruz. Halep'e yakın, ayrılmış, duble yoldan ulaşıyoruz. Daha kentin girişinden bir ticaret kenti olduğu anlaşılıyor. Daha hareketli. Halep'li rehber de bunu vurguluyor. Bir kaç milyonluk nüfusu olan kültür, ticaretin ağırlıklı olduğu, arap, ermeni,türk,yahudinin birlikte yaşadığı bir şehir..
























































































Halep
Halep'te ilk olarak ismine Hz. Zekeriya veya Halep Emeviye camii de denen tarihi camii gezmeye gidiyoruz. büyük , görkemli bir camii.. yeni restorasyondan çıkmış.. taş bir yapı. Hz. Zekeriya malum Hz. Yahya'nın babası..israiloğullarının içinden çıkmış ve yine onlar tarafından öldürülmüş peygamber..kabri burada..

Camiin mermer taş döşeli avlusu güneşin etkisiyle kızmış durumda .. burada 
bizdeki gibi cami avlusuna ayakkabı ile girmek mümkün değil. Ayakkabıları çıkarıyoruz, sıcak taşlara basmak ne mümkün.. revaklı bölümden dolaşarak camiin asıl kısmına giriyoruz. Revaklı bölümün serinliğinde oturan yaşlılar..






































































































.......Halep eski,tarihi çarşısı ile meşhur.. çarşısı oldukça dar sokaklı, sağlı sollu küçük esnaf, baharatçılar, ip,urgan işiyle uğraşandan bakır eşya satana çok renkli doğuya özgü denen cinsten bir görüntü.. mekan dar ve kalabalık olduğundan durup ayrıntılı fotoğraf çekmek kolay değil..





















































Son olarak Halep kalesini görmeye gidiyoruz. Etrafı derin hendekle çevrili tepe üzerine kurulmuş görkemli bir kale.. Halep'in görülecek yerleri yanısıra tadılacak tatlarından da bahsetmek gerekirse Halep Burması bunların herhalde başında gelir ..fıstıklı ağır bir tatlı..
Dönüş yolunda pek birşey yok . Suriye köyleri.. Halep Türkiye sınırına 60 km. Yolun üzerinde arapça ve latince harflerle Türkiye tabelası..sonra memleket...



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Greece

Pragh

Bratislava -Krakow